Öğretim elemanı ve öğretim üyesi ihtiyacını karşılamak üzere açılan akademik kadro ilanlarında sıkça özel koşullara yer verilmektedir. İlgili mevzuat uyarınca bölümlerin ve anabilim dallarının ihtiyaçlarına yönelik olarak açılacak kadrolarda özel koşullara yer verilebileceğini düzenlemektedir. Ancak uygulamada özel koşulların kamu yararı ve hizmet gereği ölçütüne uygun olarak kullanılmadığı, kadroya alınması düşünülen adaya yönelik özel koşulların konulduğu görülmektedir. Bu tür ilanlar hukuka aykırıdır, dava açılması halinde hukuka aykırılık nedeniyle iptal edilecektir.
Akademik kadro ilanlarında özel koşullar nedeniyle hukuka aykırılıklar sık olduğundan Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı üniversitelere gönderdiği yazı ile bu tür hukuka aykırı uygulamalara karşı üniversite yönetimlerini uyarmak durumunda kalmıştır.
Kadro ilanına başvurunun reddi halinde bu karara karşı dava açılabilir mi?
Akademik kadroya başvuru yapmak isteyenler birçok durumda özel koşulları sağlayamadığı düşüncesiyle bu kadrolara başvuru yapmamaktadır. Kimi durumlarda ise aday akademik kadro ilanına başvuru yapmakta ve başvurusu özel koşulların varlığı nedeniyle reddedilmektedir. Kadro ilanındaki özel koşula karşı dava açılmadığı bu durumlarda başvurusu reddedilen aday, bu işleme karşı dava açma hakkı olup olmadığı yönünde şüphe duymaktadır.
Kadro ilanına karşı dava açılmamış olsa dahi başvurusu reddedilen adayın bu red kararı ile kadroya yapılan atama işlemine karşı iptal davası açma hakkı bulunduğu kanaatindeyiz. Kadro ilanı hukuka aykırılık içeriyorsa hukuka aykırı bu ilan nedeniyle bir adayın başvurusunun reddedilmesi de hukuka aykırı olacaktır. Yine hukuka aykırı ilan nedeniyle kadroya yapılan atama işlemi de hukuka aykırı olacağından iptali gerekir.
Hukuka aykırı kadro ilanı işlemin sebep unsurunu oluşturduğundan sebep unsurunda hukuka uyarlık bulunmadığından atama işlemi de hukuka aykırıdır. Bu nedenle kadro ilanın iptali için dava açılmamış olsa dahi başvurunun reddi işlemine karşı açılacak davada kadro ilanında yer alan hukuka aykırılığın mahkemece incelenmesi gerekmektedir. Aşağıda yer verilen Danıştay kararında bu yönde bir değerlendirme yapılmıştır.
Konuyla ilgili Danıştay kararı
Danıştay 8. Dairesi verdiği kararında;
“……. İdare Mahkemesince verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı kararda; dava dosyasının bilirkişi raporu ile birlikte değerlendirilmesinden, davalı idarece 22/01/2018 tarih ve 30309 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ilanda İç Hastalıkları Anabilim Dalı’nda doçentlik kadrosuna alınacak adaylar için “Karaciğer Transplantasyonu ve Delta Hepatiti Tedavisi Konularında Çalışmalar Yapmış Olmak” kriterinin getirildiği, davacı ile birlikte iki adayın daha söz konusu kadroya başvuruda bulunduğu ve başvuru şartını da sadece davalı idare yanında müdahilin taşıdığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir…
…İstinaf başvurusuna konu edilen Kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun açıklamalı olarak reddine karar verilmiştir…
…Her ne kadar 22/01/2018 tarih ve 30309 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ilanda yer alan ‘Karaciğer transplantasyonu ve delta hepatit tedavisi konularında çalışmalar yapmış olmak’ şartı için dava açılmamış olsa da, anılan şart dikkate alınmak suretiyle doçent kadrosuna atama yapıldığı anlaşıldığından, davacının atanamamasına ilişkin işlemin sebep unsurunu oluşturan şart için kişiyi tarif eder, keyfi, subjektif nitelikte mi, yoksa İç Hastalıkları Anabilim Dalı’nın kendi içinde belirli bir hastalık türüne yönelik ihtisaslaşmaya katkı sağlayan akademik bir değer mi taşıdığı hususunda da bilirkişilerce inceleme yapılacağı açıktır…” gerekçesiyle ilk derece mahkemesi ve bu kararı hukuka uygun bulan bölge idare mahkemesi kararını yerinde bulmayarak bozulmasına karar vermiştir (Danıştay 8. Daire Başkanlığı, 09/03/2022T., 2021/6675 E., 2022/1514 K.).
Danıştay kararına konu davada açılan bir doçentlik kadrosuna 3 adayın başvurduğu ve iki adayın özel koşulları sağlamadığı gerekçesiyle başvurularının reddedildiği anlaşılmaktadır. Başvurusu reddedilen bir adayın, başvurunun reddi ve atama işlemin iptaline karşı dava açtığı ve davasının reddedildiği, bölge idare mahkemesinin de bu red kararını hukuka uygun bulduğu görülmektedir.
Temyiz başvurusu üzerine Danıştay’ın önüne gelen davada Danıştay, idare mahkemesi ve bölge idare mahkemesi kararlarını hukuka aykırı bulmuştur. Danıştay gerekçesinde ise kadro ilanına karşı dava açılmamış olmasının kadro ilanında yer alan özel koşulların hukuki denetimden geçirilmesine engel olmadığı vurgulanmıştır. Danıştay’a göre kadro ilanında yer alan şartlar işlemin sebep unsurunu oluşturmaktadır. Yani kadroya yapılan atama ve diğer başvuruların reddi sebebi kadro ilanında yer alan özel koşullardır. Bu nedenle başvurunun reddi ve atama işlemine karşı açılan bir davada kadro ilanında yer alan özel koşulun hukuka uygunluğu denetlenmek zorundadır. Bu denetlemede ise teknik konuların varlığı nedeniyle bilirkişi görüşünden yararlanılması önem arz etmektedir.
Sonuç olarak, bu tür özel koşulların varlığı halinde adayın ilgili kadroya başvurması ve başvurusunun reddi halinde idari işleme karşı dava açması mümkündür.