16 Haziran 2025 İlker Urlu 0 Yorumlar

Acele Kamulaştırma kararı 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu m. 27’de düzenlenen özel bir usuldür. İlgili madde bendinde düzenlenen hallerin varlığı halinde acele kamulaştırma kararı alınabilecektir.

Acele kamulaştırma kararı hangi durumlarda alınabilir?

Acele kamulaştırma kararı;

– 3634 sayılı Milli Müdafaa Mükellefiyeti Kanununun uygulanmasında yurt savunması ihtiyacının doğması halinde,

– Aceleliğine Cumhurbaşkanınca karar alınacak hallerde,

– Özel kanunlarla öngörülen olağanüstü durumlarda acele kamulaştırma kararı alınabilir.

Acele kamulaştırma kararında süreç nasıl işlemektedir?

Acele kamulaştırma kararında kıymet takdiri dışındaki diğer işlemler daha sonra yapılacaktır. Buradaki temel amaç ilgili idarenin bir an önce taşınmazda amaca uygun faaliyetlere başlamasıdır.

Bu maddeye göre verilen acele el koyma kararı nihai bir karar değil tespit mahiyetinde bir karardır.

Acele el koyma sürecinde tespit edilecek bedel ilgililerin hesabına yatırılacaktır. İlgililer bu paranın hesaplarına yatmasının ardından parayı kullanma hakkına sahiptirler.

Bu kararın ardından olağan kamulaştırma süreci işletilerek taşınmazın gerçek bedeli tespit edilecek ve idare adına tescil edilecektir.

Acele el koyma kararından sonra dava açma süreci

Taşınmaza el koyma kararı nihai bir karar olmadığı için ilgili idare tarafından taşınmazın gerçek değerinin tespiti ile idare adına tescili talepli bir dava açılması gerekmektedir. Açılacak bu davada görevli mahkeme asliye hukuk mahkemeleridir.

Bu dava süresince mahkemece belirlenecek bilirkişi heyeti ile birlikte yerinde keşif yapılarak bilirkişi raporu hazırlanacak ve bu dava sonunda tespit edilecek bedel taşınmazın gerçek değeri olacaktır.

Kamulaştırma Kanunu’nda idarenin dava açma süresi açıkça düzenlenmemiştir. Ancak Yargıtay uygulamalarına göre idarenin en geç 6 ay içerisinde dava açması gereklidir. İdare bu süre içerisinde dava açmaz ise taşınmaz malikinin idareye karşı dava açma hakkı doğacaktır.

Acele el koyma kararlarına karşı kanun yolu mümkün müdür?

Acele el koyma kararları tespit mahiyetinde olduğundan bu kararlara karşı istinaf ve temyiz yolu kapalıdır. Bu karar delil tespit niteliğinde kabul edilmektedir.

Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre delil tespit niteliğinde olan bu karara karşı m. 402 ve m. 403 hükümlerine göre tebliğden itibaren 1 hafta içerisinde itiraz edilmesi mümkündür.

Sonuç olarak yeniden vurgulamak gerekirse acele el koyma kararı ile bankaya yatırılan paranın taşınmaz maliki tarafından çekilmesi mümkündür. Acele el koyma kararı tespit niteliğinde bir karar olduğundan ilgili idarenin en geç 6 ay içerisinde asliye hukuk mahkemesinde taşınmazın gerçek değerinin tespiti ve idare adına tescili amaçlı dava açması gerekmektedir.

Yorum ekle:

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir